 
|
Neyzen |
Anadolu evlerinin duvarları: eski kapı ve pencereler, özenle seçilmiş aksesuarlar bu mekanın en önemli özelliğini oluşturmuş. Fix Menüsündeki sütlü balık, paelle (Ispanyol pilavı) ve Fransız usulü karides özellikle tavsiye edebileceğim yemekler. Kalitesini müzik türünde de devam ettiren Neyzen, Yunan Müziği, Azeri Müziği ve Türk Sanat Müziği eserlerinde canlı olarak güzel bir birleşim sunuyor müsterilerine. Müziğin yanısıra ünlü şairlerin şiirlerinin de yorumlandığı Neyzen’de çok özel bir gece geçirebilirsiniz. Rezervasyon zorunlu (Deniz İnanç, Bilkent Üniversitesi, Öğrenci TOMYO) |
|
Ivy |
Bahçe katında Ankara'nın derin yeşil parklarından Seğmenler'i bir yaz günü serinlemeye çalışırken veya bir kış gecesinin soğukluğunu Ivy'nin zengin "kalifornia" mönüsünden seçeceğiniz bir yemekle sıcak bir tebessüme çevirebilirsiniz. Cheese cake fabrikası olarak da anılan Ivy'nin spesiyalitesi olan bu tatlıya da denecek laf yok. Ivy daha önceleri hiç alışılagelmemiş bir servis metodu olan Run-Stop denilen araç sayesinde servisi daha sessiz ve hızlı bir hale getirmiştir. En üst kat dostlarla birlikte bir kadeh içki eşliğinde maç veya seçkin filmlerden birini izlemek için mükkemel bir ortam. Geniş alkollü içecek çeşitleri ve Kalifornia'nın eşsiz şaraplarıyla, kaliteyi ve iyiyi özleyenlerin mekanı. (Akın Pasınler, Bilkent Üniversitesi, Öğrenci TOMYO) |
|
Greenhouse |
Hilton otelinin içinde bulunan Greenhouse restaurant, sabah saatlerinde kahvaltı, gün boyunca ise öğle ve akşam yemeği servisiyle hizmet veriyor. Restoran'da hem açık büfe hem de mönü üzerinden seçerek yiyebilirsiniz. Uluslararası yemekler dünya mutfağından size ulaşıyor. Ayrıca, her salı öğle ve akşam yemeklerinden Türk Mutfağı'nın, her perşembe Uzakdoğu Mutfağı'nın ve her cumartesi deniz ürünlerini Greenhouse'da bulabilirsiniz. Genellikle iş adamları ve kalabalık gruplar tarafından rağbet gören bir mekan. (Saime Atmaca, Bilkent Üniversitesi, Öğrenci TOMYO) |
|
Schnitzel |
Schnitzel Restoran ilk açıldığında Avusturyalılar tarafından işletilmekteydi. Bugün ise MNG Holding tarafından işletilen Schnizel Restoran, tavuk ve çok çeşitli schnitzel sevenler tatma fırsatını bulabiliyorlar. Ayrıca akşamları Nostalcik Trio size canlı müzikleriyle eşlik ederek yemeğinizi daha keyifli bir hale getiriyorlar. Eğer araba ile geliyorsanız, Mega Residence Otelin görevlileri size park konusunda yardımcı olyorlar. (Elif Özsan, Bilkent Üniversitesi, Öğrenci TOMYO) |
|
Marco Polo |
Sakin ortamı ve düzeyli servisiyle güzel bir akşam yemeği yiyebileceğiniz bir mekan. Gelen müşteriler genellikle politikacılar ve işadamları. Canlı müzik eşliğinde, hoş bir ortamda yemeğinizi yiyebilirsiniz. (Aysun Gereklioğlu, Bilkent Üniversitesi, Öğrenci TOMYO) |
|
Dolmax |
Ankara ve Türkiye'de ilk olma özelliğini taşıyan kafe içindeki yüzlerce oyuncak bebekle diğer kafelerden çok daha farklı bir ortamda müşterilerini ağırlıyor. Tayvan kökenli bu kafe Avrupadaki tek zincir. Bebekler müşterilerin kolayca ulaşabilcekleri yerlere yerleştirilmişler. Alt bölümü sigara içmeyenlere ayrılmış. Fransız, Çin, İtalyan ya da Hint mutfağından farklı lezzetler bulabilirsiniz. İçinizdeki çocuğun ölmediğini düşünüyorsanız, Dolmax Café Shop sizi bekliyor. (Fulsen Halil, Bilkent Üniversitesi, Öğrenci TOMYO) |
|
Köşe |
Ankara'da bu geleneği artık adının Arjantin değil de cafeler caddesi olmasına inandığım mekanda sürdürüyor. Kaliteli ve hızlı servisiyle insanların cafe’ listelerinde de yerini aldı. Cafe Köşe loş ışık ve mumlarla bezenmiş, ahşap ağırlıklı bir dekorasyona sahiptir. Bu özelliğiyle romantik bir akşam yemeği için gidilebilecek ideal bir mekan haline gelmiştir. Ancak, ışıkların seviyesi biraz daha arttırılmalı çünkü misafirler yediklerini net olarak görmekte zorlanabilirler. Gündüzleri içinse Karum ve civarında yapılan yorgun bir alışverişin ardından gidilip;yazın bahçesinde, kışınsa verandasında kahvelerinizi huzurla yudumlayabileceğiniz bir yerdir. (Ebru Duygu, Bilkent Üniversitesi, Öğrenci TOMYO) |
|
Lal |
Arjantin Caddesin’deki onca popüler olan , insan yığını haline gelmiş cafe ve restoranların arasına sıkışmış olan Cafe lal Bistrot ,romantizmi özleyenlerin mekanı olmakla beraber , adına uygun lal rengiyle bezenmiş duvarlarıyla , ilk önce insanın kalbini sonra da midesini acıktırıyor. Fransa’da uzun yıllar bu meslekle uğraşmış olan Gazi Erturan ve bir antikacı olan Hakkı Aktan tarafından açılan bu mekanın en az dekorasyonunun gönüllere hitab ettiği kadar , yemekleri de damak tadına hitab ediyor. Özellikle Çin böreği ve Gratine edilmiş özel dürümü…ve yemekten sonra da adrenalini arttırmak için mutlaka Çilek Soslu Cheese Cake. (Selcen Türkben, Bilkent Üniversitesi, Öğrenci TOMYO) |
|
Budakaltı |
Menüsü oldukça zengin olan Budakaltında salatalar ön planda. Kendine özgü dekoru özellikle yazın açılan bahçesiyle oldukça dikkat çekici. Genellikle haftasonları gençler tarafından tercih edilen mekan orta yaşlı kesime de hitap etmekte. Mekanın tek sorunu park yeridir. (Hande Gün, Bilkent Üniversitesi, Öğrenci TOMYO) |
|
Eskigün Sofrası |
Özlenilen ev sıcaklığını , Gaziantep’e has baharatlı ve leziz yemekleriyle bizlere sunan Eskigün Sofrası, Tunalıhilmi Caddesi’nde, pasajın içine saklı olduğundan ötürü olsa gerek, buraya gelen müşterilerinin çoğu, ya işletmecisi olan aile'nin yakın dostları, ya da sağdan soldan gelen fısıltılara kulak verenler olsa gerek…Bundan dolayı gelen müşterilerinin mutlaka daha önceleri bu ortamdan tanıdık olmalarından, yemek esnasında geçen muhabbetler atmosferi daha da sıcaklaştırıp sevimli bir hale getiriyor. Gaziantep usullerini bozmadan, yemekleri de geleneksel bir biçimde sunmaları, iştah açıcı çeşitliliğini daha da dayanılmaz kılıyor. Özellikle içli köftesi ve Ali Nazik kebab, Güneydoğu Anadolu’nun sinileri, bakır kaplarda ve çömleklerde sunulan yemekleri ve duvardan duvara kilimleriyle dekore edilmiş olan bu restoran , haftanın her günü ve her saaati, güleryüzler eşliğinde meraklılarını bekliyor. (Ebru Özcan, Bilkent Üniversitesi, Öğrenci TOMYO) |
|
Cafe des cafes |
Ankara’nın en işlek caddesi olan Tunalı Hilmi’de sıra sıra binaların arasında ahşap ve camdan dizaynıyla hemen dikkati çeken bir mekan. İçeriye girdiğiniz zaman yediden yetmişe her yaştan ve meslekten insanla karşılaşabiliyorsunuz. Sahipleri Kamil Uzel & Halil Yurtkuran ahşap mobilyalar, antika eşyalar, 50’li yılların ses getiren filmlerinin afişlerini kullanarak İngiliz tarzı klasik bir kafe konsepti oluşturmuşlar. Kafenin (giriş & orta taraf, bar ve bahçe) dört bölümü var. Sıcak ortamında muhabbete dalınca vakitin nasıl geçtiğini anlamıyorsunuz. Yalnızken veya beklerken okuyabileceginiz hertürden dergi ve gazete mevcut. Menüde herkesin damak zevkine uygun yiyecek ve alkolsüz içecekler bulunuyor. Kahveleri, tatlıları ve salataları ençok tercih ediliyor. (Şiva Ziaei, Bilkent Üniversitesi, Öğrenci TOMYO) |
|
Finvan Cafe |
Tivolinin karşı apartmanı. Bulunduğu
apartmanın en ust katında, şirin, küçük |
|
El Torito |
El Torito Ankara’nın siyaseti ile ünlü “Güniz Sokak”ın bir üst paralelinde. Restorana girdiğinizde Meksika bebekleri ile süslenmiş pembe boyalı koridor dikkatinizi çekiyor. Bahçede oluşturulan iki küçük şelale ve havuz restorana ayrı bır hava katıyor. İçeride köşeler “loca” olarak dizayn edilmiş. Restaurantta girişten bara kadar her bölümün bir ismi var (El Do,Yyucatan, Acapulco). Bu isimler bazı Meksika şehirlerinin isimleri. Restaurantin atmosfer ve dekorasyonu otantik bir Meksika restaurantı görünümünü başarıyla yansıtıyor. Baharatlı ve güzel kokulu harika soslarıyla Burritos, Encilados, Tacos, Fujitas denenmesi gereken yemeklerden. Bunların yanında “margarıta”yı da unutmayın. Mönüye bakıp fiyatlardan çekinebilirsiniz. Porsiyon ölçüleri oldukça büyük. Fakat yine de hesap bütçenizi zorlayabilir. (Ahmet Yavuz, Bilkent Üniversitesi, Öğrenci TOMYO) |
|
